(İng. appeal to nature)
Geçtiğimiz yüzyılda besin, ilaç, eşya, sistem ve fikirlerde yapaylık oranının artmasına bir tepki olarak ortaya çıkmıştır. Bir şeyin “doğal” olduğu için iyi, “yapay” olduğu için kötü olduğu kabulüne denir. Doğal kavramının tanımının yapılamamasından ve anlamındaki aşınmadan beslenir. Naturalistic fallacy ile karıştırılmamalıdır.
“Hint keneviri doğaldır, sağlığa zararlı değildir.”
“Bu ilaçlar doğal, onun için eczanede satılan haplar gibi yan etkisi yoktur.”
“Güneş ışığı doğaldır, sizi kanserle korkutmalarına izin vermeyin. Bakın pigmelere, hepsi bütün gün güneşin altında çıplak geziyorlar.”
“A: Askorbik asit C vitaminidir. Şekerlemenin üzerinde içinde askorbik asit olduğunun yazması seni korkutmasın.
B: Ama meyvedeki doğal. Bu ise yapay.
A: İkisi de aynı molekül.”
“Paketinde ‘%100 doğal’ yazıyor. İçinde sağlığa zararlı madde yoktur.”
Sınırları:
Bu safsata türünün ortaya çıkışı yenidir ve yaşamda artan yapaylığa verilen tepkiden beslenir. Yaşamda artan yapaylığa hiç bir tepki verilmemesi gerektiğini öne sürmek mantıklı olmaz. Sözgelimi “Taş Devri Diyeti” adlı kitabın kapağına bakarak yazarın doğala başvurma safsatası yaptığı öne sürülemez. Kitabın içeriği ve öğütlediği beslenme biçimi bilimsel bulgulara dayanıyor olabilir, doğrulanabilir verilerle desteklenmiş olabilir.